Havalar ısındı, siyaset daha da sıcak. Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlerden çıkmış, muhalefetin bir kez daha kaybettiği bir seçimden sonra bu hareketlilik normal.
CHP zaten kaynayan kazan gibi. Delege seçimleri ve ilçe kongrelerinin yapılacağı temmuz-eylül arasına dikkat edelim.
Seçimin kaybedeni İYİ Parti'de de işler karışık. O kanatta her gün hareketlilik yaşanıyor.
Önce Yavuz Ağıralioğlu gitti. Sonra Aytunç Çıray ve Ahad Andican gibi sadece İYİ Parti’nin değil, sağ cenahın önemli isimleri de partilerini bıraktı.
Gerekçeleri, seçim sürecinin iyi yönetilememesiydi. CHP ile olan ittifaktı.
Özellikle İYİ Parti tarafından sık sık ittifakın artık bittiği vurgulanıyordu.
İşte, böylesine karışık bir tabloda kurultaya gidildi. Film de orada koptu.
İzmitli Genel Başkan Meral Akşener, adeta açtı ağzını yumdu gözünü. Hedefinde daha çok CHP vardı.
Yıllar önce seçime girmesi için CHP’den 15 milletvekili transfer edilmesini “En büyük pişmanlığım” olarak nitelendirdi. Diyetini hala ödediğini söyledi.
Yani en yetkili ağız da CHP ile ittifakın artık sona erdiğini söylüyordu.
Bu açıklamayı alkışlayanlar da oldu… Tepki gösterenler de…
Hatta istifa edenler bile var. Gebze İlçe Başkanı Burak Uluköylü, il başkan adayı Murat Atar onlardan sadece ikisi.
Ki, bu istifaların devam edeceği konuşuluyor.
***
Peki CHP cephesinde durum ne? Oradan da en net açıklama, CHP İl’in güçlü isimlerinden Barış Topal’dan geldi.
Topal, “Izdırap bitti” diyerek, aslında ayrılık kararının doğruluğuna vurgu yaptı.
Bence haklı da. Siyasette her zaman 2+2, eşittir 4 yapmıyor.
Öyle olsaydı, Millet İttifakı bu halde olmazdı. Hem Cumhurbaşkanlığı’nı hem de TBMM’de çoğunluğu kazanırlardı.
Ama olmadı.
O nedenle de bu ayrılık kararı çok yerinde.
Açıkçası, CHP’nin İYİ Parti ile birlikteliğini hazmedememiş çok sayıda partili vardı. Hatta sırf bu yüzden, CHP’ye oy vermeyenler de…
İYİ Parti’de de öyleydi. CHP’nin sol geçmişinden dolayı Cumhurbaşkanlığı’nda Sinan Oğan’a oy veren çok sayıda İYİ Partili tanıyorum.
Kimse Meral Akşener’e kızmasın. Bence sadece kendi geçmişi ve partisi için değil…
CHP için de en iyi kararı verdi.
Her iki parti de böylece ayaklarındaki prangalardan kurtulmuş oldu
Bakan Yardımcılarına sevinmek için henüz erken
Eski Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Münir Karaloğlu, İçişleri Bakan Yardımcılığı’na…
İzmit doğumlu olan Yasin Ekrem Serim, Dışişleri Bakan Yardımcılığı’na…
Gölcük doğumlu olan Zafer Demircan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcılığı’na….
Gebzeli Mustafa Tuzcu da Ticaret Bakan Yardımcılığı’na atandı.
Bu, Ankara’daki Kocaeli ağırlığının önemli bir göstergesi.
Ancak sevinmek için henüz çok erken.
Önce ilimiz için neler yapabileceklerine bakmak lazım.
Sorunların çözümü için Ankara’da kilit olabilecekler mi?
Bir görelim, ondan sonra sevinelim.