Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer'in ardından Mardin Büyükşehir, Batman ve Şanlıurfa'nın Halfeti Belediye başkanları görevlerinden uzaklaştırıldı, yerlerine kayyum atandı. Bu il ve ilçelerin belediye yönetimi bir yerde AKP'ye bırakılmış oldu. Mardinli, Batmanlı, Halfetili bu durumun farkında. DEM Parti de bu olaylardan ders çıkarması gerekirken pek aldırış ettiği yok. Ahmet Türk, milletvekilliği yaptı, üç kez belediye başkanı seçildi. Başkanlık dönemlerini bitirmeden üçü de görevden alındı ve başkanlığa kayyum atandı. Şaşırtıcı olan Ahmet Türk gibi bilge ismin, görevden alınacağını bilmesine rağmen aday olmasıydı. Bu durum diğer iki başkan için de geçerli. Örgütsel bağlantıları nedeniyle nasıl DEM'li başkanlar görevden alınıyorsa, hakkındaki başka bir suçlamadan dolayı 25 ay hapis cezasına mahkum edilen Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar da görevden alınıyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na "Ahmak" davasıyla siyasi yasak getirilmek isteniyor. Geçmişte de adı değişik iddialarla gündeme gelen ve mahkum olanlar da görevden alınmıştı.
NE YAPILMASI GEREKİYOR?
Yasaya göre, örgütsel bağları nedeniyle belediye başkanı tedbir amaçlı açığa alınabildiği gibi, istense alınmaz dava açılırsa bunun sonucu beklenir. Yargılaması devam ederken açığa alınabildiği gibi, davanın sonucu beklenebilir ve ona dokunulmaz. Dava karara bağlansa bile istenirse açığa alınmaz, Anayasa Mahkemesi'ne, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine açılan davanın da sonucu beklenir. Bunun için kimse İçişleri Bakanı'na, "Niçin başkanı almıyorsun?" diyemez. Yani, yasanın bu maddesi istenildiği gibi kullanılabiliyor. Bugün kullanıldığı gibi.Yasa, TBMM'den 2016 yılının 1 Kasım tarihinde çıktı. İki ay içinde Anayasa Mahkemesi'ne, maddenin iptali için dava açılması gerekiyordu. Bugün, şikâyetler çok ama Anayasa Mahkemesi'ne bu haliyle başvurulması da yasal olarak mümkün değil. Yapılması gereken yasanın değiştirilmesi. Cumhur ittifakının oy üstünlüğü dikkate alındığında, AKP istemedikçe yasada değişiklik yapılamaz. Geriye kalan şu: Bir mahkeme, yasanın Anayasaya aykırı olduğunu gerekçe gösterip iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurabilir. Günümüz koşullarında bunun da pek mümkün olmadığını belirtelim.
BU CEZALAR YOK MU SAYILSIN?
Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk'ün daha önce görevden alındığı dönemleri ve buna gösterilen tepkileri bilen bazı isimlerle konuştum. Öncekilere göre şimdi gösterilen tepkinin alabildiğine cılız olduğunu söylediler. Türk'ün görevden alınmasıyla ilgili kesinleşen mahkumiyet ve devam eden soruşturmalarına bakalım: Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesinin 2021/6 esas sayılı "Kobani Davası" kapsamında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 10 yıl hapis cezası aldı. - Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesinin 2022/142 esas sayılı dosyası kapsamında terör örgütü propagandası yapmak iddiasıyla açılan davası devam ediyor.
- Mardin Cumhuriyet Başsavcılığının 2024/7685 sayılı soruşturma dosyası kapsamında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yürütülen soruşturması sürüyor. Ahmet Türk, geçici bir tedbir olarak İçişleri Bakanlığı'nca görevden uzaklaştırıldı.
"HİZBULLAH GÜÇLENİR"
Hizbullah örgütünün en etkili olduğu illerimizin başında Batman geliyor. Daha önce Belediye kayyuma devredildiğinde, belediye yönetiminde Hizbullahçılar etkili olmuştu. Benzer durumun yine yaşanacağından endişe ediliyor. Batman Belediye Başkanı Gülistan Sönük'ün görevden geçici tedbir olarak alınması şu dosyalara dayandırıldı: - Batman 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2023/70 esas sayılı dosya kapsamında silahlı terör örgütüne üye olma suçlamasıyla 6 yıl 3 ay hapis cezası aldı.
-Batman Cumhuriyet Başsavcılığının 2023/14816 esas sayılı soruşturma kapsamında silahlı terör örgütü propagandası yapmak suçundan hakkında yürütülen dosya var. -Batman Cumhuriyet Başsavcılığınca 2024/7894 esas sayılı soruşturma kapsamında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan da soruşturması sürüyor.
HALK NE İSTİYOR?
Mardin, Batman ve Halfeti'de siyasette etkili bazı isimlerle konuştum. Halk, seçtikleri belediye başkanının görevden alınmasına tepkili ama asıl tepkinin, kayyum atamasıyla ilgili olduğunu söylediler.
"Belediye başkanını mevcut yasaya göre görevden alıyorsanız yerine belediye meclisi içinde yapılacak seçimle bir üyenin getirilmesi mümkün. Terör suçlamasıyla görevden alınan başkanların yerine belediye meclisi içinden başkan seçilemiyor. Bu konuda yasal düzenleme yapılmadıkça sözü edilen görevden almayla ilgili Belediye Kanunu'nun 47. Maddesi, siyasi iktidar tarafından keyfi olarak da kullanılır. İşte, tepki daha çok buna. Haklarında örgüt bağlantıları nedeniyle birden çok açılmış soruşturma ya da açılmış dava varken, görevden alınabileceği bilinmesine rağmen partileri tarafından aday gösterilmesi de gerilime ve aynı zamanda AKP'li kayyum gelmesine hizmet ediyor."
Milletvekilleriyle ilgili soruşturmalar "Dönem sonuna" bırakılıyor. Başkanlar için böyle bir durum söz konusu değil. Kayyum konusunda muhalefet laf üretmekle, AKP'yi bu işlerden vazgeçireceğini sanıyor ama boşuna. AKP, yasayı istediği gibi kullanıyor. İçişleri Bakanlığı'na, şimdi bazı belediyelerle ilgili doğrudan Cumhur ittifakı içindeki milletvekillerinden, il yöneticilerinden "Şunu da alın, bunu da alın" talepleri geliyor.
Karayılan'la yakınlığı yok
Şanlıurfa'nın Halfeti ilçesinin DEM'li Belediye Başkanı Mehmet Karayılan'ın, PKK'nın bugünkü yöneticisi Murat Karayılan'ın akrabası olduğu söyleniyor. Bu doğru değil. Murat Karayılan Kürt kökenli, Mehmet Karayılan ise Türk kökenli. İki Karayılan'ın soyadı benzerliği var. Halfeti Belediye Başkanı Mehmet Karayılan'ın görevden alınma gerekçesi de şöyle:
-Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/136 esas sayılı dosyası kapsamında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 6 yıl 3 ay 15 gün hapis cezası aldı. -Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2024/466 esas sayılı soruşturma kapsamında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yürütülen soruşturması sürüyor. Mehmet Karayılan'ın kesinleşmiş mahkumiyeti nedeniyle her an yakalanıp cezaevine gönderilebileceği de belirtiliyor.