Cedit Mahallesi mağdurları adına konuşan Gülden Şenyiğit, Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığından kendilerine ulaşıldığını, 10 kişilik bir grup halinde toplantı yapılmasının teklif edildiğini ve isimlerin iletilmesinin ardından toplantı tarihinin belirleneceğinin söylendiğini aktardı. Şenyiğit, bu adımı önemli bulduklarını ancak artık sorunların konuşulmasının ötesine geçilmesi gerektiğini vurguladı. Şenyiğit, kentsel dönüşüm sürecinde hak sahiplerinin yıllardır ciddi mağduriyet yaşadığını, konutların mart ayında teslim edileceğinin söylenmesine rağmen taşınma sürecine dair net bir takvim bulunmadığını ifade etti.
Artan Kiralar, Kesilen Destekler
Bu belirsizlik sürerken bazı hak sahiplerinin hâlen evlerinden çıkarılmak istendiğini belirten Şenyiğit, 6–7 aylık süreler için bile kiralık ev bulunamadığını, bunun mahalle sakinlerini ciddi bir barınma krizine sürüklediğini dile getirdi. Yaklaşık dört yıldır süren süreçte kira desteklerinin kesildiğini, devam edeceği söylenmesine rağmen henüz herhangi bir ödemenin yapılmadığını hatırlatan Şenyiğit, özellikle emekli hak sahipleri için bu desteklerin hayati önemde olduğunu söyledi.
"Borçlanma belirsizliği güvensizlik yaratıyor"
Kira bedellerinin bin liradan 20 bin liraya kadar yükseldiğini vurgulayan Şenyiğit, mevcut desteklerin hayat pahalılığı karşısında yetersiz kaldığını belirtti. Şenyiğit, imzalanan sözleşmelerde borçlanma tutarlarının açık şekilde yer almamasının mahallede ciddi bir güvensizlik oluşturduğunu, süreç başında söylenen rakamların sözleşmelere işlenmediğini ve bugün gelinen noktada hangi tutarlarla karşılaşacaklarının bilinmediğini ifade etti.
"Bu belirsizlik artık son bulmalı”
Yaşanan tüm sorunlara rağmen mahalle sakinlerinin çözüm umudunu korumak istediğini dile getiren Gülden Şenyiğit, “Dört yıldır çok zor bir süreçten geçiyoruz; belirsizlik, artan kiralar ve net olmayan borçlanma tutarları hepimizi tedirgin ediyor, bu sürecin kimse mağdur edilmeden, şeffaf ve hızlandırılmış şekilde tamamlanmasını istiyoruz.” diye konuştu.
"Tutulmayan ilk söz güvensizliği başlattı"
Cedit Mahallesi mağdurlarından Hasan Okumuş, sürecin başında verilen ilk sözün yerine getirilmemesinin kendilerinde ciddi bir güvensizlik yarattığını, o gün için küçük gibi görünen bir vaadin aslında o dönem için hayati önemde olduğunu ifade etti. Okumuş, bu söz tutulmadıktan sonra yaşanan gelişmelerin süreci daha da karmaşık hale getirdiğini belirtti.
Değişen Yönetimler, Geçen Yıllar
Okumuş, aradan geçen yıllar içinde belediye başkanlarının değiştiğini, ekonomik koşulların ağırlaştığını ve sürecin bir kurumdan diğerine devredildiğini anlattı. Toplu Konut İdaresinin (TOKİ) projeyi devralmasının ardından da sessiz kaldıklarını, mevcut şartlar nedeniyle beklentilerini düşürdüklerini dile getiren Okumuş, buna rağmen yıllar geçmesine karşın konutların hâlâ tamamlanmadığını söyledi.
“Bu yükü en çok dar gelirli insanlar taşıdı”
Yaşanan mağduriyetlerin özellikle asgari ücretlileri ve emeklileri derinden etkilediğini vurgulayan Hasan Okumuş, “Yedi yıl önce babam kiralık ev ararken hayatını kaybetti, bu sürecin ne kadar uzun ve yıpratıcı olduğunu bundan daha net anlatamam; bugün perişan olan ben değilim, asgari ücretle ya da emekli maaşıyla geçinmeye çalışan insanlar.” dedi.
Yüz Yüze Aktarılması, Belirsizliklerin Giderilmesi
Cedit Mahallesi mağdurlarından Emel Cezayir, sürecin sağlıklı ilerleyebilmesi için doğrudan muhataplarla bir araya gelmenin önemine dikkat çekti. Cezayir, yaşanan sorunların ve taleplerin yüz yüze aktarılmasının hem belirsizlikleri gidereceğini hem de güven ortamını güçlendireceğini ifade etti.
"Eşim kanser, ev sahibim çıkın diyor, geçinemiyorum"
Mahalle sakinlerinin beklentisinin net olduğunu vurgulayan Emel Cezayir, belediyeden somut bir adım beklediklerini dile getirerek, “Tahir Başkan’dan ricamız, bizi bir gün belirleyip grup halinde çağırması; sorunlarımızı doğrudan anlatmak istiyoruz. Eşim kanser hastası ve şuandaki ev sahibim 'çıkın oğlumu evlendireceğim' diyor. Artık geçinemiyorum.” ifadelerini kullandı.