Son yıllarda organize suç örgütleri içinde 18 yaşından küçükler önemli yer tutuyor. Eline silah verilen bu kişiler, gösterilen hedefleri örgütünden aldığı talimata göre tabanca hatta uzun namlulu silahlarla vuruyor. Son olarak Avukat Serdar Öktem’in katil zanlılarından ikisi 18 yaşından küçükler olduğu anlaşıldı. Burada amaç, 18 yaşından küçüklerin daha az hapis cezasına çarptırılması etkili oluyor.
Ülkemizde çetelerin en önemli kaynakları çocuk yaştaki kişiler oluyor. Çocuk yaştaki tetikçileri bulmak da çok kolay. Bu konuda bazı yasal önlemler alınmasının gerekliliği siyasette de sıkça konuşulmaya başlandı.
ÖZDAĞ: TERÖRÜ KİTLESELLEŞTİRİYOR
MHP, 16 yaşından küçük olan çete elemanlarının ve eylemlerde kullanılan bu çocukların işlediği suça göre cezasının artırılmasını gündeme getirdi. Zafer Partisi (ZP) Genel Başkanı Ümit Özdağ, sorularımı şöyle cevaplandırdı:
“12 Eylül 1980 darbesi öncesinde terörün kitleselleşmesi lise öğrencilerinin terör sürecine katılmasıyla olmuştu. Gerçekten 15-18 yaş dönemi çok tehlikeli bir dönemdir ve hayatı bir oyun zannedersiniz. Yaptıklarınızın ortaya çıkaracağı sonuçlar konusunda yüzde bir muhakeme yapmanız mümkün değildir. Bu da bu yaş grubunun çok rahat radikalleşmesine neden olabiliyor. Şimdi ise ‘sokak çocuğu, tinerci, hapçı’ dediğimiz bir gerçek var.
YASAL DÜZENLEME ŞART
Özellikle büyük şehirlerde binlerce bu tanıma uyanlar var. Bunlar çeteler için olağanüstü bir kaynak oluşturuyor. İşlenen cinayetlerde de görüyoruz ki 16 yaşında bir genç polisi şehit etmişti. Avukat Serdar Öktem’in öldürülmesinin zanlılarından ikisinin 16 yaşında olduğu anlaşıldı. Özetle artık bu mesele, önemli güvenlik meselesi olarak el alınmasının çoktan zamanı geldi. Yasalarda yapılacak düzenlemeyle bu yaş grubu için de gereken ağır ceza sistemi devreye sokulmalıdır. Ancak bir taraftan bunu yaparken öte yandan sokak çocuğu denilen çocukların hepsinin devlet tarafından gözetim altına alınması ve eğitim içerisine sokulması gerekir.”
ÖZDAĞ’DAN MİLLETE SÖZ
Ümit Özdağ’ın iki genel başkan yardımcısı psikiyatrist. Suça itilan çocuklarla ilgili çalışmalar yapıyor, sorunun nasıl çözüleceği konusunda değişik kuruluşların da görüşlerini alıyor. Özdağ’a, “Bu sorunu siz nasıl çözeceksiniz?” diye sorduğumda şunları söyledi:
“Biz Zafer Partisi olarak Türk Milletine söz veriyoruz: Sokaklarda, bir tane sokak çocuğu kalmayacak. Bir tane çocuğun dilenmesine izin vermeyeceğiz. Bir tane çocuğun izbe binalarda yatmasına izin vermeyeceğiz. Devlet görür görmez bu çocuğu alacak, götürecek yaşına göre ondan sonra kırsal bölgede yapılmış yatılı okulda eğitim süreci içerisine alacak, yeteneklerini test edecek, yeteneklerine göre eğitecek ve bu sokak çocukları devletin çocukları olacak.
DP Genel Başkan Yardımcısı Altıntaş: Çocuklarımız çetelerin gölgesinde büyüyor
Demokrat Parti (DP) Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Haydar Altıntaş, ülkemizde “Çocuk çeteleri” ve bu çetelere işletilen cinayetlerin arttığına dikkat çekti. Çetelerin uyuşturucu ticareti ve organize suçlarla bağlantılı faaliyetlerin kamu güvenliğini tehdit eder hale geldiğini kaydeden Altıntaş, şunları söyledi:
“ İstanbul başta olmak üzere birçok ilimizde meydana gelen çocuk cinayetleri ve çete şiddeti, yalnızca güvenlik meselesi değil, eğitimden psikolojik sağlığa, sosyal hayattan toplumsal huzura kadar çok yönlü bir tehdit oluşturuyor. Çocuklarımız sokak çetelerinin gölgesinde büyüyor, devlet bu tabloya seyirci kalamaz.”
ÇETE BAĞLANTILI CİNAYETLER
Emniyet Genel Müdürlüğü verilerine göre çete bağlantılı cinayetlerin bir yılda yüzde 40 oranında arttığına dikkat çeken Haydar Altıntaş, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Gençlik ve Spor Bakanlığı verilerine göre ise sokak şiddeti nedeniyle okul terk oranları yüzde 25 yükseldi. Hükümetin, çocuk koruma mekanizmalarını güçlendirmesi gerekir. Altıntaş, son 5 yılda çete şiddeti nedeniyle hayatınıkaybeden çocukların sayısını, yüksek riskli illerde alınan güvenlik tedbirlerini, Interpol ile işbirliği çalışmalarını ve ailelere yönelik bilinçlendirme kampanyalarıyla ilgili olarak İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya sorular yöneltti. Altıntaş, “ Türkiye’nin geleceği olan çocuklarımızı sokak çetelerinin insafına bırakmak kabul edilemez. Güvenlik boyutunun yanı sıra eğitim, psikolojik destek ve sosyal programlarla çok yönlü mücadele şarttır. Demokrat Parti olarak bu meselenin yalnızca asayiş değil, aynı zamanda çocuk hakları, sosyal adalet ve toplumsal barış meselesi olarak görüyoruz. Hükümeti bu konuda sorumluluk almaya davet
ediyoruz.”