Kocaeli Emek Partisi’nin düzenlediği “ Türkiye ve Ortadoğu’da Yaşananlar Bize Ne Anlatıyor?” başlıklı panel, bugün İzmit Belediyesi Dernekler Yerleşkesi’nde gerçekleştirildi. Panelde Cumhuriyet Halk Partisi( CHP) Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi(DEM Parti) Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit ve Emek Partisi(EMEP) İstanbul Milletvekili İskender Bayhan konuşmacı olarak yer aldı. Saat 15.00’te başlayan programda Türkiye ve Ortadoğu’daki siyasal gelişmeler, bölgesel krizler ve emek mücadelesine yansımaları ele alındı. Program farklı siyasi partilerden temsilcilerin bir araya gelmesiyle dikkat çekti.
HÜRRİYET, GÜNAYDIN’IN KONUŞMASINDA SALONA GELDİ
Panelde CHP Kocaeli Milletvekili Muhip Kanko, Dem Parti İl Eş Başkanı Selda İlgöz, EMEP Genel Başkan Yardımcısı Arzu Erkan, CHP Kocaeli eski Milletvekili Hikmet Erenkaya, İzmit Belediye Başkan Yardımcısı Celal Hülür, CHP İl Başkan Vekili Sadun Azak, CHP Körfez İlçe Başkanı Yaprak Fidancı, çeşitli partilerden ve STK’lardan temsilciler katıldı. Panele İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in ise önceki iki konuşmacının konuşması sonrasında CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın’ın konuşmasının henüz yeni başladığı anda katılması dikkatlerden kaçmadı.
EMEP MİLLETVEKİLİ BAYHAN: YA HALKLARIN DAYANIŞMASI YA DA HALKLARA KARŞI SAVAŞ Devamını Oku EN ÖNEMLİ DÖNEMEÇLERDE YAŞANAN OLAYLAR
Panelde konuşan CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın şu ifadeleri kullandı: “Biz acılarımızı unutamayız. Çünkü bu memleket takvim yapraklarından kan damlayan bir memleket. Bende sendikalardan gelmiş bir arkadaşınızım. 10 Ekim günü, 1 Kasım seçimlerinden evvel, ismi Yunus Emre Alagöz olan kişinin kardeşi bir, bir buçuk ay önce kendisini Suruç’ta patlatıyor ve 10 Ekim’de de bu kişi oraya geliyor. Onlar Ankara’ya buyur edildiler ve 103 can aldılar. Bunlar bilinçli olarak yapılan ve ülkenin en önemli dönemeçlerinde meydana gelen olaylardır. 7 Haziran 2015 seçimine gelindi ve AKP kurulduğu günden itibaren ilk kez tek başına iktidar olamadı. Erdoğan, Davutoğlu’na hükümet kurma görevini verdi ve ardından bu ülkenin değerli insanlarını kaybettiğimiz bu olayları yaşadık. Ardından 15 Temmuz oldu. Dostlarıyla paylaşımı yapamadılar ve bu darbe girişimi yaşandı. Bunları anlatmamın sebebi ise aktörlerin aynı olması ve süreçlerin birbirine benzer süreçler olmasıdır.
DEMİRTAŞ NEREDEYSE 10 SENEDİR HUKUKSUZCA CEZAEVİNDE
Ben komisyonun kurulması gerektiği konusunda partimle paralel olarak kişisel olarak da kurulması fikrindeyim. Şu ana kadar komisyon dinleme şeklinde ilerliyor. Halk komisyondan sonuç çıkacağına inanmıyor. Yapılan anketlere bakıldığında komisyondan barış yönünde sonuç çıkmasını halkın yarısı istiyor fakat sonuca varılacağına inanmıyor. Çünkü yalnızca dinleme var. Bakın kayyum düzenlemeleri var. Bu kayyum düzenlemeleri son derce faşizan uygulamalardır ve sıkıyönetim dönemlerinden kalma bir uygulamadır. Komisyon sürerken bu OHAL düzenlemesini kaldırabilir mi? Evet kaldırabilir. Bakın Selahattin Demirtaş neredeyse 10 senedir hukuksuzca cezaevinde.
İMAMOĞLU ONLARI TOPRAĞA GÖMMESE CEZAEVİNDE OLUR MUYDU?
İçeride onlarca yüzlerce arkadaşımız var. Sen bu konuda samimi olduğunu göstermek istiyorsan, bu insanları özgür bırak. Ekrem İmamoğlu bugüne kadar onları beraberce toprağa gömmeseydi bugün cezaevinde olur muydu? Olmazdı. Eğer bir kişiyi tutukladıysan en geç 6 ay içerisinde iddianameyi çıkarman gerekiyor. Komisyonun olmasından yanayım. Bu komisyondan ne şekilde faydalanabileceksek kullanalım. Ama Cumhur İttifakı’nın o faşist ittifakın ömrünü daha fazla uzatacak hiçbir eylemin içerisinde bulunmamalıyız. Ben böyle konuştuğumda benim Erdoğan ve Bahçeli ile kişisel bir sorunum mu olduğunu soruyorlar. Bende şunu söylüyorum. Benim karşılıklı olarak selamlaşmakta zorlanan 5 metreyi yarım saatte yürüyen iki ihtiyarla hiçbir sorunum yok. Ama ben onların nasıl bir nepotizm yönetimi kurduklarını çok iyi görüyorum.”
