Elazığ halkı, 2023 seçimleri sonrası dört farklı siyasi partiden beş milletvekiliyle TBMM'de temsil ediliyor. Ancak geçen süre zarfında şehirde karşılık bulan tek bir isim öne çıkıyor: Gürsel Erol. Diğer vekillerin sessizliği, kopukluğu ya da sert üslupları ise kent siyasetinde ciddi bir memnuniyetsizlik yaratmış durumda.
GÜRSEL EROL
CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, Elazığ'da belki de siyasi kimliğinin ötesinde bir karşılık bulmuş durumda. Her fırsatta memleketine gelen, afet süreçlerinde halkın yanında duran ve özellikle şehrin kronikleşmiş sorunlarını Meclis gündemine taşıyan Erol, partiler üstü bir anlayışla hareket etmeye çalışıyor. Elazığ’ın temel problemlerinden biri olan imar, deprem sonrası yapılaşma, işsizlik ve sağlık yatırımları gibi konularda kamuoyunu bilgilendiren, çözüm önerileri sunan bir çizgi izliyor. Bu da kendisini, halk nezdinde “çalışan vekil” olarak konumlandırıyor.
Erol’un en önemli artılarından biri de, polemik yerine çözüm üretmeyi tercih etmesi. Diğer vekillerle yaşanan görüş ayrılıklarında dahi kırıcı değil, yapıcı olmaya özen gösteriyor. Elazığlıların Erol’a duyduğu güvenin temelinde de bu yaklaşım yatıyor.
AK PARTİLİ VEKİLLER
AK Parti’nin Elazığ Milletvekilleri Erol Keleş, Ejder Açıkkapı ve Rıdvan Mahmut Nazırlı ise kamuoyunda daha düşük bir profil çiziyor. Seçim sürecinde aktif olan bu üç isim, seçildikten sonra hem Meclis’te hem de şehirde yeterince görünür olamadı. Özellikle sağlık camiasından gelen Prof. Dr. Erol Keleş’ten, sağlık hizmetleri konusunda somut adımlar bekleyen vatandaşlar, bu alandaki eksikliklerin devam etmesiyle hayal kırıklığı yaşıyor. Ejder Açıkkapı ve Rıdvan Mahmut Nazırlı’nın da kamuoyuyla doğrudan iletişimlerinin sınırlı olması, temsil anlamında bir boşluk hissi yaratıyor. Bu durum, Elazığ’da sıkça duyulan “vekil seçildikten sonra ortadan kayboldu” eleştirilerini beraberinde getiriyor. Vatandaşlar, özellikle iktidar partisine mensup vekillerden şehrin sorunlarını çözme noktasında daha fazla inisiyatif almalarını bekliyor.
SEMİH IŞIKVER
MHP Elazığ Milletvekili Semih Işıkver ise söylemleriyle zaman zaman gündeme gelen bir isim. Milliyetçi söylemlerle dikkat çeken Işıkver’in özellikle sosyal medya üzerinden yaptığı sert açıklamalar, halkın bir bölümünde karşılık bulurken; geniş bir kesimde ise üslup açısından eleştiriliyor. Temsil makamında bulunan bir ismin, kendisine yöneltilen eleştirilere tehditkâr veya dışlayıcı bir dil ile yanıt vermesi, kamuoyunda “birleştirici değil ayrıştırıcı” bir izlenim doğuruyor. Özellikle Elazığ gibi köklü kültürel değerlere sahip, sakin yapılı bir şehirde bu tarz söylemler, halkın beklentisiyle örtüşmüyor. Eleştiriye açık, kucaklayıcı ve sabırlı bir vekil profili bekleyen seçmen, zaman zaman Işıkver’in tavırlarını bu çerçevede sorguluyor. Milliyetçilik gibi güçlü bir siyasal duruşu temsil etmesine rağmen, bu ideolojinin ifadesinde kullanılan dilin etkili değil, itici olduğu görüşü de kamuoyunda konuşuluyor.
ELAZIĞ NE BEKLİYOR?
Elazığ halkı, sadece seçim dönemlerinde değil, her dönemde ulaşabileceği, dertlerini anlatabileceği, şehirle organik bağ kuran ve aktif bir şekilde çözüm arayan temsilciler görmek istiyor. Bürokratik işlemlerle sınırlı kalan, kamuoyuyla bağ kurmayan ya da yalnızca sert açıklamalarla varlık gösteren vekillerin, toplumdaki karşılığı gün geçtikçe azalıyor. Elazığ halkı artık sadece seçim dönemlerinde değil, her zaman ulaşabileceği, şehirde yaşanan gerçek sorunlara temas eden, bürokrasiyi aşabilen, vizyon sahibi ve halkla iç içe vekiller görmek istiyor. “Vekil halkın aynasıdır” diyen Elazığlı, bu temsiliyetin büyük bir bölümünde kendisini göremiyor.