"Gebze Mevlana mahallesinde 4 yurttaşımızın hayatını kaybettiği binanın enkazı kaldırılmadan bu kez Darıca’dan bir kez daha doğalgaz patlaması haberi geldi" denilen açıklamada, "Daha geçen yıl Gebze Mevlana mahallesinde yaşanan doğalgaz patlaması sonucu 2 yurttaşımız hayatını kaybetmiş, Darıca Abdi İpekçi Mahallesi'nde yaşanan patlamada ise 1 kişi hayatını kaybetmiş, 16 yurttaşımız yaralanmıştı. Bu kez Darıca Emek Mahallesi’nde İSU'nun gerçekleştirdiği altyapı çalışmaları sırasında Palgaz’a ait hattın patlaması, bölgede korku ve panik yaratmış, şans eseri can kaybı yaşanmamıştır. Rutine dönüşen ihmaller sonucu yaşamanın 'şans eseri' olduğu bir düzende yaşıyoruz" ifadeleri kullanıldı.
"Her kazı, her inşaat, her altyapı çalışması felakete dönüşmektedir" diyen Emek Partisi Kocaeli İl Başkanı İlhami Şahbaz, "Bunun nedeni ise rant ve talanı öncelikli hale getiren, denetimsizliğin, koordinasyonsuzluğun ve sorumsuzluğun had safhaya varmasıdır. Denetlenmediği için katliama dönüşen otel yangınları, rutin hale gelen iş cinayetleri, çöken binalar, patlayan doğalgaz hatları… Tüm yaşananların ucu ihmalkarlıktan öte korunup kollanan iktidar yanlısı şirketlere işaret etmektedir. O yüzden her katliamdan sonra aynı açıklamalar yapılıyor ama hiçbir kalıcı önlem alınmıyor" dedi.
"Gebze’de uyarılar görmezden gelindi"
Gebze'de metro inşaatı üzerinde yaşanan bina çökmesine değinen Şahbaz, "Arslan Apartmanı’nın çökmesinin nedeni de aynı rant odaklı politikalardır. Uzmanların henüz resmi olmayan açıklamalarına göre, altından geçen metro tünelinde oluşan zemin boşluklar yaşanan katliamın nedeni olarak işaret edilmektedir. Tüm uyarılara kulak tıkayan yüklenici firma ve işin sahibi konumundaki Kocaeli Büyükşehir Belediyesi 'Geliyorum' diyen felakete adeta göz yummuştur. Bölge ile ilgili 2017 yılında hazırlanan raporda, bölgedeki binaların kamulaştırılması ve zemin hareketlerinin izlenmesi gerektiği açıkça belirtilmiş olmasına rağmen hiçbir önlem alınmaması, uyarılar görmezden gelinmesi yaşananlara davetiye çıkarmıştır. Yine 26 Mayıs 2025'te CİMER üzerinden Ulaştırma Bakanlığı'na bölgedeki binalarda metro inşaatı nedeniyle oluşan çatlaklar bildirilmiş olmasına rağmen, alınmayan önlemler nedeniyle Arslan Apartmanı çökmüş ve 4 yurttaşımız hayatını kaybetmiştir" diye konuştu.
"Deprem değil, iktidarın ihmali öldürüyor!"
Metro inşaatı çevresinde yaşayan yurttaşların tedirginliğini ifade eden Şahbaz, "Deprem konusunda reklam ve gösterişin dışında hiçbir icraatı olmayan merkezi ve yerel bir iktidarla karşı karşıyayız. Deprem endişesi yaşayan yurttaşlara, artık yapılan kazılar nedeniyle her an çökme ihtimali bulunan binalarda yaşama korkusu da eklenmiş durumdadır. Basına yansıyan haberlere göre Darıca Fevzi Çakmak Mahallesi Kosova Sokak’ta, metro inşaatı nedeniyle kolonlarda meydana gelen çatlaklar sonucu bir bina boşaltılmıştır. Bunlar yalnızca basına yansıyan ve kamuoyunun bilgisine ulaşan örneklerdir. Bu durum göz önüne alındığında, yüzlerce binanın benzer risk altında olduğu ve yurttaşların bu binalarda yaşamak zorunda kaldığı gerçeğini tahmin etmek hiç de zor değildir. Bu tablo, bir kaza veya mühendislik hatası değil; rant politikalarının, halkı hiçe sayan yönetim anlayışının ve cezasızlığın sonucudur. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından yapımı sürdürülen Gebze-Darıca Metrosu ve Körfezray metro inşat güzergahında yaşayan tüm yurttaşlar yaşanan bu keyfilikler nedeniyle endişelenmektedirler" dedi.
"Saray Rejimi ve rant düzeni halkı tehlikeye atıyor"
"Saray rejimi ve onun yereldeki uzantıları, halkın güvenliğini değil, müteahhitlerin ve sermayenin çıkarlarını gözetmektedir" diyen Şahbaz, "Kentlerimiz rant projelerine teslim edilmiş durumda. Her patlama, her çökme bize aynı gerçeği hatırlatıyor: Bu düzen halkın değil, sermayenin çıkarına işliyor. Emekçilerin, dar gelirli halkın yaşadığı mahallelerde yapılan her plansız kazı, her denetimsiz proje, yeni bir felaketin habercisidir. Emek Partisi olarak bir kez daha uyarıyoruz: Halkın can güvenliği 'kâr' hesabına kurban edilemez! Yaşananlar kaza değil cinayettir. Başta yapımı sürmekte olan metro inşaatlarında olmak üzere halkın ve bu inşaatlarda çalışan emekçilerin can güvenlikleriyle ilgili gerekli önlemlerin alınması, çalışmaların meslek örgütlerinin ve uzmanların denetimine açılması bir zorunluluktur. Kazı izinlerinden altyapı denetimlerine, acil müdahale ekiplerinden mühendislik kontrollerine kadar tüm süreç kamusal sorumlulukla yürütülmelidir. Denetim yetkisi şirketlere değil, halka ve bağımsız kurumlara verilmelidir. Bugün Gebze'de, Darıca’da yaşananlar sadece teknik hatalar değil; saray rejiminin denetimsizlik, cezasızlık ve rant politikalarının sonuçlarıdır. Halkın güvenliği, liyakatli yönetimle, kamusal denetimle, halkın örgütlü gücüyle sağlanabilir" dedi.
"Halkın güvenliği için örgütlü mücadele şart"
Örgütlü mücadele vurgusu yapan Şahbaz, "Emek Partisi olarak bir kez daha çağrımızı yeniliyoruz; Güvenli kentlerde yaşamak her yurttaşın hakkı ve devletin temel görevidir. Her patlamada, her yıkımda aynı acıyı yaşayan yurttaşlarımızla birlikte sesleniyoruz: Artık yeter! Bu ülke halkın, bu kentler emekçilerin! Tüm yurttaşları ranttan arınmış güvenli barınma, planlı kentleşme için mücadeleye çağırıyoruz. Biliyoruz ki bu rant düzeni değişmeden güvenli bir yaşam mümkün olmayacaktır" diye konuştu.
