Kocaeli merkezli İslami İlimler Araştırma ve Yayma Derneği (İLAYDER), geçtiğimiz günlerde yaptığı istişare toplantısında “çıplaklık” ve “teşhircilik” konularını gündeme aldı. Dernek, toplantı sonrası yayımladığı bildiride giyim biçimlerini kategorize ettiler. İLAYDER Başkanı Muhammet Karaosmanoğlu imzasıyla yayımlanan açıklamada, giyinme biçimleri üç başlık altında tanımlandı: İslami giyinme, Allah tarafından farz kılınan; İnsani giyinme, toplumun genelince kabul gören; Çıplak giyinme ise, toplumun genelince reddedilen ve karşı cinsi tahrik eden giyim olarak tanımlandı. Dernek, son kategoriye giren kıyafet biçimlerinin “toplumun ahlaki yapısını bozduğunu” savundu.

TOPLUM AHLAKINI GİYİM BİÇİMLERİNE BAĞLADI
İLAYDER açıklamasında, kamusal alanlarda bazı giyim tarzlarına tepki gösterilerek şu ifadeler yer aldı: “Çarşıda, pazarda, sokakta, toplu taşıma araçlarında, işte ve okulda sere serpe sütyenle, şortla, kısa etekle dolaşmak büyük tepki çekmekte, toplum ahlakının bozulması günümüze ve geleceğimize dair tehdit oluşturmaktadır.”
YARGI PAKETİNE EKLEME TALEBİ
Dernek, çözüm olarak erken yaşta ahlaki eğitim önerisinde bulundu. Bildiride, “4-6 yaş okul öncesi eğitimde bu hassasiyetlerin kazandırılması gerektiği” ifade edildi. İLAYDER, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulacak 11'inci Yargı Paketi’nde çıplaklık ve teşhircilik karşıtı düzenlemelerin yer alması çağrısında bulundu.
KADIN HAKLARINA MÜDAHALE OLMADI SAVUNULDU
Ayrıca bildiride, “kamu kurumlarında giyim kuşam yönetmeliğinin uygulanması”, “süresiz nafakanın kaldırılması”, “zina yasağının yeniden getirilmesi” ve “rüşt yaşına gelen gençlerin ebeveyn izniyle evlenebilmesi” gibi öneriler de yer aldı. İLAYDER açıklamasında son olarak taleplerin kadın haklarına yönelik bir kısıtlama olmadığını savundu: “Bilinmelidir ki bu talepler, kadın hak ve özgürlüklerine karşı bir müdahale değil; bilakis kadının haysiyet, izzet ve saygınlığını koruma amacını taşımaktadır.”




