Öncelikle beni amasız fakatsız lakinsiz köşesini açan Büyük ÖZGÜN KOCAELİ ailesine teşekkür ederim. Mali Müşavir olmam sebebiyle biraz vergi ağırlıklı bir yazı yazmak istedim ama genel mizacım gereği neşeli bir insanımdır. Hem vergi hem hikaye hem gerçekler hem de inanmak istediklerinizi yazayım istedim sizlere.
Balon kelime olarak "1. büyük top, 2. top şeklinde büyük şişe, 3. sıcak hava veya gazla yükselen nakil aracı" sözcüğünden alıntıdır. Fransızca sözcük İtalyanca ballone "büyük top" sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük İtalyanca balla "top" sözcüğünün büyütme halidir.
Balonlar, içi boş şeylerin de bazen yükselebileceğini hatırlatır. Balonlar fazla zora gelmez fazla şişirildiklerinde de birkaç parçaya ayrılır ve bir daha balon halini almaz. Kıssadan hisse
Asgari ücrete zam yapılmalı mıdır ?
Son dönemde aldığım en sık soru bu maalesef. Asgari ücrete zam yapılmalı , fakat onunla beraber temel gıda maddelerine ,akaryakıt (gerekirse hazineden sübvanse edilmelidir) ve kiraya ise zam yapılmaması yönünde kanun uzatılmalıdır ( En az üç ay ) asgari ücrete zam yapılmasıyla beraber diğer ücretlere de zam yapma zorunluluğu doğuyor bu sefer de ortaya işverenlere yüksek maliyetler çıkıyor bu yüksek maliyetlerle beraber işveren de maliyetlerini kurtarması için satmış oldukları ürüne yapmış oldukları hizmete zam yapmak zorunda kalıyorlar yani aslında yapılan asgari ücret zammı sadece piyasadaki enflasyon artışına sebep oluyor o yüzden yapılması gereken asgari ücretliye zam yapıp temel gıda akaryakıt ve kiraya zam sınırı getirmek gerekir, böylelikle enflasyonu tutarak asgari ücretin enflasyon karşısındaki yenilmesini azaltmak amaçlanmalıdır. Asgari ücret temmuz ayı itibariyle 22.952,70 tl olmalıdır (TUİK,ENAG,PİYASA ORTALAMASI)
İstanbul yoğun bir susuzluk sorunu çeker, insanlar susuzluktan ölmek üzereler. O sırada basın Cumhurbaşkanı Demirel’e sorar efendim İstanbul’un su sorunu ne olacak diye Demirel de cevap verir . İstanbul’u su bastıda Nazmiye ile ben mi içtim der… Piyasada zamlar üst üste gelince esnaftan en çok bu hikayeyi duymaya başladık memlekette ekonomi düzgünde biz mi zam yapıyoruz. Ekonomik düzensizlik son yıllarda ki enflasyon vergi yi ödenemez hale getirdi. Peki bakalım gerçekler tam olarak öyle mi ?
Merkezi yönetim bütçe gelirlerinin geçen yıl yüzde 86,1 artarak 5 trilyon 210 milyar lira, vergi gelirlerinin ise yüzde 91,2 artarak 4 trilyon 501 milyar lira olduğunun anımsatıldığı açıklamada, böylece bütçe gelirlerinin 2023 yılı bütçesinde öngörülen gerçekleşme tahminlerinin yüzde 5,7 üzerinde gerçekleştiğine işaret edildi. 2023 yılında bu oran 2,4 puan artışla yüzde 83,7 olarak gerçekleşmiştir." gerçekten iyi oranlar bunlar
Açıklamada, ‘’cari yıl esas alınarak yapılan değerlendirmeye göre tahsilat tahakkuk oranının 2022'de yüzde 89,5, geçen yıl ise yüzde 92,7 olduğu belirtilerek, "Devlet gelirlerini kanunların verdiği yetkiler kapsamında tahsil etmekle görevli Başkanlığımız, mükellef haklarını da gözeterek bütçe gelirlerini etkin şekilde tahsil etmeyi sürdürmektedir." ifadesine yer verildi.
Baktığımız zaman devlet aslında tahakkuk ile tahsilat oranını değerlendirdiğimizde vatandaş ve şirketler kamusal olarak vergi yükümlülüklerini yerine getirmiş. Peki bu kadar vergi ödüyoruz, karşılığını tam olarak alabiliyor muyuz ? Bize lütuf diye sunulan hizmetleri almak için var gücümüzle ödemeye çalışıyoruz. AK partinin geldiği ilk seneleri düşünün piyasaya adeta kredi kartı yağmuru başladı ekonomiyi harcayarak büyütme yoluna gidildi, ama harcarken üretelim moduna hiçbir zaman girilmedi. Cari açığın en büyük sebeplerinden biri de bu tüketim yüksek ama üretim yok olmasıdır.
Gelelim son seçimlere, 31 Mart seçimlerinden sonra herkes sandığa giden seçmen sayısındaki düşüşten bahsetti. Seçim gecesi sevinçten pek de kimse kim gitti, kim gitmediği önemsemedi ama sonradan konuştukça insanlarla sandığa gitmeyenlerin çoğunluğunun CHP ve sol seçmen olduğunu gördüm. Yani seçmeni sandığa CHP tam olarak ikna edip taşısaydı şu an % 50 lik bir CHP zaferi olacaktı ki, bu da ülkede şu an çok farklı şeyler konuşulmasını sağlardı mesela erken seçim. 2028 ve 2029 a odaklanılmalı emanet oylara sahip çıkılıp milletin 30 yılda bir sağ bloğa gösterdiği CHP kırmızı kartını iyi değerlendirmeli iktidara sağlam adımlarla yürünmelidir.