Van'da üniversite eğitimine yeni başlayan 19 yaşındaki Rojin Kabaiş, 27 Eylül 2024'te kaldığı yurttan ayrıldıktan sonra kaybolmuş, 18 gün sonra cansız bedeni Van Gölü kıyısında bulunmuştu. Rojin Kabaiş’in ölümünün şüpheli bulan Kadın Örgütleri olayın aydınlatılması için eylemlerine devam ediyor. Kocaeli Kadın Platformu üyeleri İzmit Sabri Yalım Parkı’nda bir araya gelerek Rojin Kabaiş için adalet çağrısı yaptı.
KATLEDİLEN SIRA ARKADAŞIMIZ İÇİN
Platform tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Bizler, Rojin Kabaiş için Kocaeli Kadın Platformu ve olarak, Rojin’in kaybedilmesinden katledilişine giden süreci adım adım takip eden, her bir karanlık noktayı aydınlatmak için sokakta, sosyal medyada ve bulunduğumuz her yerde ses çıkaran kadınlarız. 21 yaşında sıra arkadaşımız bir genç kadın olan Rojin, 27 Eylül 2024 gününün gecesinde kaldığı KYK yurdundan çıktı ve bir daha geri dönemedi. Tam 18 gün boyunca arandı, cansız bedeni en son görüldüğü yerden 20 km uzaklıkta Van Gölü kıyısında akıntının tersi yönünde bulundu. 28 gün bekletilen otopsi raporu ne avukatlarla ne de aileyle paylaşılmadı. Adli tıp raporunda Kabaiş’in göğsünde ve vajinasında iki erkeğin DNA’sının bulunduğu belirtilirken ölüm nedeninin ‘suda boğulma’ olduğu, cinsel saldırıya dair tıbbi delil olmadığı söylenmişti.”
2 ERKEK DNASI TESPİT EDİLDİ
“Rojinin katledilişinden bu yana yani aradan geçen bir yıla rağmen yürütülen soruşturmanın etkin bir biçimde ilerlemediği, dosya üzerinde kısıtlılık kararının sürdüğü ve telefon incelemesinin dahi tamamlanmadığı medyada ve kadın örgütleri tarafından paylaşıldı. Bir yıl boyunca Van Barosu ile Diyarbakır Barosu kadın hakları merkezi tarafından ATK’nin Rojin’in vücudunda bulunan DNA’ların kimlere ait olduğunu ve vücudunun hangi bölgesinde bulunduğunun açıklanması için taleplerde bulunulmuştur. 10 Ekim 2025 tarihinde hazırlanan Adli Tıp Kurumu’nun ikinci raporunda yer alan iki farklı erkeğe ait DNA bulgusu, dosyanın seyrini ve niteliğini açık biçimde değiştirmiştir. Bu bulgular, birinci DNA’nın göğüs bölgesinde, ikinci DNA’nın ise vajinal bölgede tespit edildiğini ortaya koymaktadır. Bu veriler, Rojin Kabaiş’inölümünün ‘intihar’ olarak yansıtılmasının suçlunun aklanmasıolduğunu açıkça göstermektedir.”
KISITLILIK KARARI KALDIRILSIN
“Rojin’i bulmak için etkin ve hızlı bir arama yapılmadı. Rojin’in kaybedilişinden katledilişine giden süreçte ailesi defalarca yalnız bırakıldı. İntihar etti diyerek Rojin’inkatledilişinin üstü örtülmeye çalışıldı, hukuki dayanaktan yoksun bir şekilde dosyaya kısıtlılık kararı getirildi. Somut herhangi bir gerekçesi olmayan kısıtlılık kararının, dosyanın selameti için değil gerçeklerin aileden ve avukatlardan gizlenmesi için getirildiğini biliyoruz. Bir sene sonra hazırlanan ikinci rapor yayınlandıktan sonra bu hafta Meclis’te Rojin’in ölümünün araştırılması için komisyon kurulması önerisi reddedildi. Biz kadınlar soruyoruz: Neden bu kısıtlılık kararı? Neden komisyon kurulması reddedildi? Gizlenmek istenen nedir? Hangi ilişkiler, hangi ihmaller açığa çıkmasın diye Rojin için adaletin sağlanmasının önüne bu kadar engeller çıkarılıyor?”
ŞÜPHELİ ÖLÜM İLE HİÇE SAYILDIĞINI BİLİYORUZ
“Bugün Rojin’in davası, bize şüpheli kadın ölümlerinin nasıl görünmez kılındığını bir kez daha hatırlatıyor. Bu ülkede ; özellikle 24 yıldır şüpheli kadın ölümleri haberlerinin çoğaldığını görüyoruz ve kadın cinayetlerinin etkin araştırılmadığı için intihar denilerek, şüpheli ölüm başlığı atılarak hiçe sayıldığını biliyoruz. Böylece kadın cinayetlerini aydınlatmak, kadınlar için adaleti sağlamak yerine deliller karartılıyor, dosyalar kapatılıyor ve failler aklanıyor Bu toprakları kadın mezarlığına çevirmenize izin vermeyeceğiz! Rojin Kabaiş yalnız değildir.”
BU DAVA AYDINLATILMALI
“Rojin’in ölümü “intihar” söylemleriyle kapatılamaz. Kadınların şüpheli ölümleri üzerindeki karanlık perdenin kaldırılması için bu dava aydınlatılmalıdır. Taleplerimiz net. Van Cumhuriyet Başsavcılığı, TCK 102’ye göre nitelikli cinsel saldırı kapsamında soruşturmayı genişletsin. Dosyadaki gizlilik kararı derhal kaldırılsın, Eksik bırakılan deliller toplanıp şeffaf biçimde açıklansın. Rojin’in bedeninde bulunan iki erkeğe ait DNA’nın kimlere ait olduğu açıklansın. Rojin’in ölümünde ihmali, ve sorumluluğu bulunan tüm kişi ve kurumlar derhal kamuoyuna hesap versin. Adalet Bakanlığı, bu ihmaller silsilesine sebep olma ihtimali olan bütün görevlileri ve çalışanları sorgulasın, gerekiyorsa yargılasın. Kadınların yaşam hakkını korumak için devlet görevini yerine getir
