KURBAN BAYRAMINDA BESLENME NASIL OLMALI? KURBAN ETİ NASIL TÜKETİLMELİ?

Abone Ol

Bayramlar, tüm aile bireylerini bir araya toplayan, sevgi ve mutluluğun göstergesi olarak simgelenen geniş sofraların kurulduğu günlerdir.

Kurban Bayramı’nda, Bayram geleneklerimizden olan tatlı ve şeker tüketimine ek olarak kırmızı et tüketiminin miktarı ve sıklığı da artmaktadır. Bu dönemde şişmanlık, yüksek tansiyon, kalp-damar, mide ve diyabet hastalığı olan kişilerin beslenmelerine dikkat etmeleri gerekmektedir. Kurban bayramında; yiyecek seçimi, porsiyon kontrolü ve besin gruplarının dengeli dağılması için yapılması gerekenler herkes için geçerlidir.

KURBAN ETİ NASIL TÜKETİLMELİ?

Yağlı etlerin doymuş yağ ve kolesterol içeriği daha yüksek olduğu için; kalp-damar hastalığı, diyabet (şeker) ve yüksek tansiyonu olan kişiler, yağsız veya az yağlı etleri tercih etmeli ve aşırıya kaçmamalıdır.

Etler sindirimi zor olan besinlerdir. Yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik, hem pişirmede hem de sindirimde zorluğa yol açabilir. Özellikle mide-bağırsak hastalığı olan kişiler kurban etlerini hemen tüketmemeli, buzdolabında birkaç gün beklettikten sonra, haşlama veya ızgarada pişirme yöntemiyle pişirerek tüketmelidir. Genel olarak sakatat tüketiminin de arttığı bu dönemde özellikle yüksek kolesterol ve kalp- damar hastalığı olan kişiler sakatat tüketiminden olabildiğince kaçınmalıdır.

Etin tüketim miktarının yanı sıra pişirme yöntemlerine de dikkat edilmelidir. Etlerin pişirilmesinde haşlama ve ızgara gibi yöntemler tercih edilmeli, kızartmalardan kaçınılmalıdır. Çok yüksek ısıda, uzun süre pişirme ve kızartma yöntemi çeşitli "kanserojen maddelerin" oluşumuna neden olabileceği için tercih edilmemelidir. Etle yapılan yemekler kendi yağı ile pişirilmeli ve yağ ilave edilmemelidir. Özellikle kuyruk yağı veya tereyağının et yemeklerinde kullanılmasından kaçınılmalıdır.

KURBAN ETLERİNİ NASIL SAKLAMALIYIZ?

Kesilen etlerin korunması ve saklanması insan sağlığı açısından çok önemlidir. Kurban etleri, büyük parçalar şeklinde değil, yemeklik olacak şekilde küçük parçalara ayrılarak buzdolabı poşetinde veya yağlı kâğıda sarılarak buzlukta veya derin dondurucuda saklanmalıdır. Bu şekilde hazırlanan etler uzun süre saklanabilir.

Etler kolaylıkla bozulabilen potansiyel riskli besinlerdir. Etlerin dondurulduktan sonra tekrar çözünmesi bazı "mikroorganizmalar" için üreme ortamı oluşturur ve bu da sağlığımızı tehdit eder. Çözünen et hemen pişirilmeli ve tekrar dondurulmamalıdır.

Etlerin oda ısısında açıkta bırakılacak şekilde değil yine buzdolabının alt bölmesinde çözünmesi sağlanmalıdır. Derin dondurucuda saklanan etin buzdolabının sebzelik kısmının üstüne konularak çözünmesi beklenebilir. Etin çabuk çözünmesi amacıyla uygulanan kalorifer, soba üzerinde çözünme, oda sıcaklığında bekletme gibi yöntemler, insan sağlığı açısından tehlikeli sonuçları da beraberinde getirmektedir.Ayrıca et hazırlamada kullanılan kesme tahtalarında çiğ sebze ve meyveleri doğrama işlemi yapılmamalıdır.

Bayram Sofralarında Sağlıklı Tercihler Mümkün!

Bayramlarda dengeli ve sağlıklı beslenme ilkelerini göz ardı etmemek, hem sağlık açısından hem de sindirim sistemi üzerindeki yükü azaltmak açısından oldukça önemlidir.

Bayram sofralarında sıklıkla yer alan kırmızı et tüketiminde, yeterli ve dengeli beslenme kurallarına uymak büyük önem taşır. Et, protein ve demir açısından zengin bir besin olsa da tek başına yeterli değildir. Etin yanında diğer besin gruplarına da (süt ürünleri, tahıllar, sebzeler ve meyveler) yer verilerek öğünlerde denge sağlanmalıdır.

Özellikle etin sindirimini kolaylaştırmak ve içerdiği demirin vücut tarafından daha iyi emilmesini sağlamak için C vitamini açısından zengin, taze sebzelerle hazırlanmış limonlu bir salata tercih edilmelidir. Bu sayede hem mide daha az yorulur hem de demirden daha fazla faydalanılır.

Kavurma gibi yemekler, mümkünse günün daha erken saatlerinde tüketilmelidir. Böylece sindirim süreci akşama kadar tamamlanabilir ve geceyi rahat geçirmek mümkün olur.Bunun dışında gün içinde tükettiğiniz toplam et miktarına da dikkat etmelisiniz.Yaklaşık

100-150 gr et tüketimi yeterli olacaktır.(Yaklaşık 5-6 yemek kaşığı kavurma veya 4-5 adet köfte )

Etli yemeklerin yanında pirinç pilavı ya da makarna yerine posa açısından daha zengin olan bulguru veya tahıllı ekmekleri tercih etmek daha sağlıklı bir seçim olacaktır. Ayrıca gazlı ve şekerli içecekler yerine ayran veya cacık gibi süt ürünlerini tercih ederek öğünü hem dengeleyebilir hem de sindirime yardımcı olabilirsiniz. Porsiyon kontrolü yaparak midenizi yormadan bütün yiyeceklerin tadına bakabilirsiniz.

Bunların dışında yavaş ve bilinçli yemek de sindirimi kolaylaştırır. Sindirim ağızda çiğneme ile başlar. Lokmalarınızı ne kadar iyi çiğnerseniz ve yemeğinizi ne kadar yavaş yerseniz, sindiriminiz o kadar kolaylaşır. Böylelikle beyinde tokluk hissi de daha hızlı meydana gelir.

Bayram ziyaretlerinde artan çay ve kahve tüketimi sebebiyle su tüketimi ihmal edilmemelidir. Bol su içmek, yiyeceklerin bağırsaklarda hareket etmesini sağlar ve sindirim sürecini destekler.

Kurban Bayramı'nın vazgeçilmez ikramları arasında baklava, revani, kadayıf gibi lezzetler yer alır. Misafirperverliğimizin bir parçası olan

bu tatlılar, elbette bayram sofralarının neşesini artırır. Ancak bu yiyecekler yüksek oranda karbonhidrat ve şeker içerir.

Bayram boyunca tatlı tüketiminde aşırıya kaçmamak, hem kan şekeri dengesi hem de genel sağlık açısından oldukça önemlidir. Bu tür tatlıları mümkünse günde sadece 1 porsiyon ile sınırlamak ve özellikle akşam saatlerinde tüketmemek sindirim sisteminizin daha rahat çalışmasına yardımcı olacaktır.Tatlı ihtiyacınızı karşılamak için daha hafif seçenekleri tercih edebilir veya ikram edilen porsiyonları paylaşarak tüketebilirsiniz.

Unutmayın, bayram sofralarında keyifle yemek yemek ile sağlıklı beslenmeyi bir arada yürütmek mümkündür. Doğru tercihlerle hem bayramın tadını çıkarabilir hem de sağlığınızı koruyabilirsiniz.

Şimdiden sevdiklerinizde mutlu bir bayram geçirmenizi diliyorum.

Kurban Bayramınız Mübarek Olsun.

Diyetisyen Ece ALTINTAŞ

İLETİŞİME GEÇMEK İÇİN TIKLAYIN!