Okuluna Hoş Geldin: Her Çocuğun Kendi Ritmiyle Okul Yolculuğu

Abone Ol

Her Çocuğun Okula Uyum Süreci Farklıdır

Okul zilinin tekrar çalmasıyla öğrenciler, tatil boyunca özledikleri arkadaşlarına, öğretmenlerine kavuşacaklar. Sınava girecek öğrenciler; yoğun tempolu bir yıla başlayacak, veliler günlük hayatın alışılmış düzenine geri dönecekler.

Peki ya Okula Yeni Başlayacak Öğrenciler?

Yuvadan ilk ayrılış, kurulacak yeni arkadaşlıklar, okuma yazma serüveni, her ailenin hayatında okul döneminin başlamasıyla birlikte yeni bir sayfa açar. Başlangıçta çocuk da ebeveyn de heyecanı, mutluluğu ve kaygıyı aynı anda hisseder.

“Arkadaş bulabilecek miyim, öğretmenim beni sevecek mi?”

“Ben okuldayken kardeşim niye evde kalıyor?”

“Ya annemler beni okuldan almazsa ne yaparım?”

Çocukların zihninde beliren bu tür sorular, büyükler için basit görünse de onlar için oldukça önemlidir. Bazı çocuklar okulun temposuna hemen ayak uydururken bazıları okulu adım adım keşfeder. Bu noktada hatırlamamız gereken şey, her çocuğun farklı bir duygusal gelişim sürecinin olduğudur.

Ebeveyn Tutumlarının Gücü

Çocuğunuzun ilk okul günleri, yaşam serüvenlerinin başlangıç basamaklarıdır.

Okuldaki kuralları kolay bir şekilde benimsemelerini istiyorsak okulu destekleyici alışkanlıkları evde de hissettirebilirsiniz.

Birlikte planlayacağınız uyku düzenlemesi; çocuklarınızın dinlenmiş olarak okula gelmelerini, isteklerini ve uyum süreçlerini olumlu yönde etkileyecektir.

Onları başkalarıyla kıyaslamak yerine, merak ve endişelerini dinleyerek oluşacak kaygılarını hafifletebilirsiniz.

Ayna nöronlarımız sayesinde duygularımız çevremize bulaşır.  Ne kadar sakin ya da endişeli olursak çevremizin de aynı yönde yansımalar gösterir. Dünyayı bizim gözümüzden gören çocuklarımız ise bu durumun en çok içine çekilenleridir.  O halde kendi duygularınızı yönetip sakin kalarak, onların yeni katıldıkları okul ortamında daha güvenli bağlar kurmalarına yardımcı olabilirsiniz.

Okul Psikolojik ve Rehber Öğretmeni Rabia Yıldız Kurt’un önerileri:

Okulun İlk Gününde Nelere Dikkat Edelim?

• Çocuğunuzu korkutarak ya da küçümseyerek yönlendirmeyin. “Bebek misin hâlâ?” ya da “Korkacak ne var?” gibi cümleler sadece kaygıyı artırır.

• Okulun güzel yanlarını konuşun: Yeni arkadaşlar, oyunlar, birlikte öğrenmenin keyfi…

• Günlük düzenle ilgili net bilgiler verin: “Seni kim bırakacak, kim alacak, saat kaçta alacağım” Mutlaka sözünüzü tutun. Güven duygusu, uyumun en önemli anahtarıdır.

Okul Fobisi ve Yaklaşımımız Ne Olmalı?

Bazen çocuklarımız okula gitmek istemeyebilir. Bu şımarıklık değildir, kaygıyla baş edemediğinin bir göstergesidir. Eleştirmek, zorlamak ya da utandırmak çözüm değil; süreci zorlaştıran adımlardır. En doğru yaklaşım, çocuğa anlayış göstermektir. Onu farklı ortamlarda, kısa sürelerle siz olmadan kalmaya teşvik edin. Kademeli olarak bağımsızlık kazandığında, okul ortamında da kendini daha güvende hissedecektir.

Bu Süreçte Yalnız Değilsiniz

Sağlıklı bir okul iklimi için iletişim, iş birliği ve geri bildirim şarttır. Öğretmenler, rehberlik servisi ve siz velilerle bir ekip olduğumuzda ve birlikte hareket ettiğimizde, çocuğunuz kendini güçlü hisseder. Böylece okula uyum süreci hem daha hızlı hem de daha sağlıklı ilerler.

Okul, çocuklarımızın hayat yolculuğunda önemli bir basamaktır. Onların kaygılarını küçümsemeden, güven duygusunu besleyerek, sabır ve sevgiyle yanında olduğumuzda bu sürecin çok daha kolay geçtiğini göreceğiz.

“Bağ kurmadan ağ kuramayız.”

Çocuklarımız için okul yolculuğunun en sağlam temeli, aileden gelen sevgi, öğretmenden gelen güven ve birlikte kurulan sağlıklı iletişimdir.