Yer, Manisa…
Tarih, 12 Eikim 1958 ...
Muhalefetin eleştirilerinden iyice rahatsız olan Başbakan Adnan Menderes, yaptığı konuşmayla halkı “Vatan Cephesi” saflarında toplanmaya çağırıyor:
“Muhalefetteki arkadaşlarımızın vatanperverliğine bugün bir defa daha huzurunuzda müracaat ederek rica ediyorum. Kin ve ihtirası desteklemekte devam etmesinler. Vatana hizmetin hangi istikamette olduğunu düşünerek muhalefetin kötü gidişine paydos desinler. Anarşiye ve nifaka paydos dedikten sonradır ki, hakiki demokrasinin ve hürriyetin güneşi bütün parlaklığı ile ortaya çıkacak, milletimizin terakki ve tealisine giden yolu daha da aydınlatacaktır.”
Başbakan Menderes’in bu konuşması, devlet görevlileri tarafından “emir” kabul ediliyor ve o günden itibaren halk “Vatan Cephesi”ne katılmaya zorlanıyor.
Üzerinde baskı uygulananlardan biri de dönemin büyük halk ozanı Âşık Veysel.
Veysel, iktidarın bütün ısrarlarına rağmen “Vatan Cephesi”ne katılmayı reddediyor.
Bunun üzerine yönetim cezasını kesiyor, Âşık Veysel’i “vatan haini” ilan ediyor, seyahat hakkını elinden alıyor, köyüne hapsediyor.
Âşık Veysel’den “vatan haini” olur mu?
Korkmuyor, eğilmiyor, bükülmüyor, dik duruyor, oturup “Demokrasinin Budur Rejimi” isimli türküyü kaleme alıyor.
Âşık Veysel diyor ki:
Demokrasinin budur rejimi
Vatan milletindir kim kovar kimi
Sıkma savcıları, kovma hâkimi
Şekavet yok, adalet var bu yolda
Topkapı’da, Kayseri’de, Uşak’ta
Kimin hakkı vardır bu sefil halkta
Parmaklar oynuyor türlü nifakta
Selamet yok, felaket var bu yolda
Radyo denilen Milletin malı
Neşriyatlar tarafsızca olmalı
Hâkimiyet milletindir bilmeli
Esaret yok, hep millet var bu yolda
Manasız mantıksız “Vatan Cephesi”
Vatan milletindir bu neyin nesi
Maksat Menderes’in seçim dalgası
Menderes yok, memleket var bu yolda
Milletsiz bir devlet yoktur olamaz
Eǧri bakan aradıǧın bulamaz
Hiçbir parti ebediyen kalamaz
Şikâyet yok, nihayet var bu yolda
Veysel söyler ama duyulmaz sesi
Doǧru söyleyene diyorlar “asi”
Böyle deǧil idi şu demokrasi
“Tahkikat” yok, hürriyet var bu yolda
Anısına saygıyla