Bilindiği üzere siyasî partiler yerel yöneticilerini, genel başkanlarını ve parti meclis üyelerini seçecek olan seçilme hakkına sahip parti üyeleri arasından tüzüklerinin ön gördüğü tarihlerde kongreler vasıtasıyla seçerler .
Yerel yöneticilerin belirlenmesinin ardından genel başkanlık ve parti meclis üyelerinin belirleneceği kurultay ile partinin iktidar yürüyüşü başlatılmış olur .
Kongrelerde ve kurultayda yaşanan bütün tartışmalar büyük kurultaydan sonra bir dahaki kongrelere ve kurultaya kadar rafa kaldırılması gerekiyorken, sosyal demokrat partilerin muhalif iç dinamikleri maalesef Kongrelerde, kurultayda yaşanan tartışmaları kan davasına dönüştürerek, seçilmiş yönetimlere, rakip siyasî partilerin yapmaya cesaret edemeyeceği sertlikte muhalefet ediyorlar...
Sosyal demokrat partilerin olmassa olmazı parti içi çalışma grupları genel merkez ve yerel yöneticilerin izledikleri politikaları eleştirme hakkına sahiptirler zira bu eleştiriler parti danışma kurullarında basına ve kamuoyuna kapalı bir şekilde yapılmalıdır, ülkenin içinde bulunduğu durumu göz önünde bulundurduğumuzda yapılan eleştiriler ne kadar haklı olursa olsun ancak mevcut siyasi iktidarın değirmenine su taşır.
Demem o ki sosyal demokrat partilere gönül vermiş partililerin partilerinin iktidar yürüyüşüne engel olacak söylem ve davranışlardan kaçınıp kongrelerde ve kurultayda seçilmiş yöneticilerinin etrafında kenetlenip ülkemizi bu ceberrut yönetimden kurtarmak için olanca güçleriyle mücadele etmelidirler
Olası bir başarısızlıkta parti yönetenlerini suçlayarak vijdanlarını rahatlatamayacakları gibi gelecek nesillerin veballeri boyunlarında asılı
giderler ihanetçilerin defnedildiği siyasî çöplüğe ...
Engin Günsel