Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin sert açıklamalarda bulundu. Kamuoyu araştırmalarında Zafer Partisi’nin dördüncü parti konumuna yükseldiğini ve üçüncü parti olma yolunda ilerlediğini söyleyen Özdağ, Türkiye’nin yönetilemez bir sürece girdiğini savundu.
Ekonomik büyüme rakamlarına ilişkin Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın değerlendirmelerini eleştiren Özdağ, Türkiye’nin dünya sıralamasında gerilediğini belirterek AK Parti döneminin ekonomik performansını “başarısız” olarak nitelendirdi. TÜİK’in enflasyon verilerini de eleştiren Özdağ, hayat pahalılığının sokakta çok daha ağır hissedildiğini vurguladı.
2026 Bütçe Kanunu Teklifi’ni değerlendiren Özdağ, bütçenin dar gelirliyi daha da yoksullaştıracağını söyleyerek, “Bu yıl sadece faize ödenen parayla 20 tane Yavuz Sultan Selim Köprüsü yapılabilir” dedi. Vergi yükünün hâlâ dar gelirlinin üzerinde olduğunu ifade eden Özdağ, 2026 bütçesinin “fakirleşme bütçesi” olduğunu ileri sürdü.
Dış politika ve güvenlik eleştirileri
Ukrayna'nın Karadeniz’deki Rus gemilerine yönelik saldırısını “Türkiye’ye saygısızlık” olarak değerlendiren Özdağ, Ankara’nın daha sert bir tepki göstermesi gerektiğini söyledi. Cizre’de Mesud Barzani’nin korumalarının uzun namlulu silahlarla görüntülenmesini ise “egemenliğe yönelik bir saldırı” olarak tanımladı ve acil soruşturma çağrısı yaptı.
ABD’nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack’ın Heybeliada Ruhban Okulu’na ilişkin açıklamalarına tepki gösteren Özdağ, bunun “iç işlerimize müdahale” olduğunu savundu.
Asgari ücret ve emekli maaşı vurgusu
Yeni yılda uygulanacak asgari ücretin açlık sınırının altında kalmaması gerektiğini belirten Özdağ, “Asgari ücret 45 bin lira olmalıdır. Türk milleti açlık sınırının altında bir ücrete mahkûm edilemez” dedi.
Erken seçim çağrısı: “Türkiye’nin önü açılmalı”
Bir gazetecinin erken seçime ilişkin sorusunu yanıtlayan Özdağ, en uygun erken seçim tarihinin Ekim 2026 olduğunun altını çizdi.
Özdağ, şöyle konuştu:
“AK Parti ve Cumhur İttifakı artık Türkiye’yi taşıyamıyor. Ekonomik buhranın 9. yılına girerken Cumhuriyetimizin varlığını tehdit edecek söylemlerle karşı karşıyayız. Bu yaklaşımın demokratik bir meşruiyeti yok. Türkiye hızla erken seçime giderek milletin önünü açmalıdır.”