Ne hale geldik anlamak mümkün değil!
Adam işinin ehli değil, uzaktan yakından konuya hakim değil!
Gel gör ki bu liyakatsız,ehliyetsiz kişilere el pençe divan durarak,el ovuşturan bir sürü yalaka insan kitlesi var.
O şahısta,kendini bir şey zannederek,bulunduğu mevki,makamı boşuna işgal ediyor.
İnsanlar düşünmüyor ki, bu işin ehli mi?,başarabilir mi?diye sorgulamıyor.
Asıl erdemlilik,bu iş kendisine tevdi edildiği zaman, acaba başarabilirmiyim?,mahcup olmadan üstesinden gelebilirmiyim?,bu işe neden beni layık gördüler sorularını sormalıdır.
Nerde öyle şahsiyetler?
Yeterki bir koltuk kapmasın!
Hatta koltuklara zamk ile yapışanlar bile var!
Kabahat kusur onlarda değil.
Oraya getiren bilgisiz,sorgulama yetisi, birikimi olmayan kitlesel insan yığını.
İşi ehline vereceksiniz!
Hak,hukuk ,adalet,ahlâk, liyakat her şeyden önce gelir çok kıymetlidir.
Ölçü,bu prensip üzerinden olmalıdır.
Her işin düzgün gitmesi,verimli olması için bunlar birinci öncelik olmalıdır.
Acemice idare,yönetim şekli büyük zararlara neden olur.
Boşuna zaman kaybıdır.
Zaman çok kıymetlidir,geri dönüşü olmayan kayıplar, bizi daha da zora sokar.
Kimsenin kimseden üstünlüğü yoktur.
İşini düzgün yapanların saygınlığı vardır.
Saygıyı hak edene hakkını vermeliyiz.
İşini düzgün yapmayanlara yağdanlık yalakalık yapmaya gerek yok!
Aslında farkında olmadan yalakalık, şahsitsiz davranış içinde olanlar, kendilerini küçük düşürüyor.
Toplumun huzurlu olması için,işler ehline verilmelidir.
Bilgililer yetkisiz ve sessiz!
Yetkililer ilgisiz ve bilgisiz!
İşte tam da burası!
Bütün sorunların kördüğüm yumağı!
O halde;
İyi düşünüp,doğru karar verelim!
İşleri ehline verelim.
Sağlıkla kalın, sevgiyle kalın.