Kocaeli Otistik Çocuklar Derneği (KOÇ-DER), İzmit Yenişehir Mahallesi’nde bulunan bir simit fırınının odunlarına dokunduğu gerekçesi ile fırın sahibi Y. D. tarafından öldüresiye dövülen 32 yaşındaki otizmli birey Ertuğrul Şenol’a sahip çıktı. Kocaeli Adliyesi önünde açıklama yapan KOÇ-DER, “Otizme değil şiddete dur de” diyerek yapılan şiddeti kınadı. Dernek üyeleri, Ertuğrul Şenol’a şiddet uygulayan bireylerin cezalandırılmasını talep etti. Saldırıya uğrayan ve zorbalık gören tüm otizmli çocuklar için adalet istedi.
ÖZEL ÇOCUKLARIN YAŞAM HAKKINA SALDIRIDIR
Geçtiğimiz günlerde Otizmli bireye yapılan saldırı kamuoyunda büyük tepkiye sebep oldu. KOÇ-DER ve Kocaeli Dernekler Platformu’nun çağrısı ile yapılan açıklamaya Baro, siyasi partiler ve dernekler destek verdi. KOÇ-DER adına açıklama yapan dernek üyesi Elif Kahraman, yapılan saldırının yalnızca bir çocuğa yönelen şiddet olmadığını çocuk haklarına ve özel gereksinimli bireylerin yaşam hakkına yapılmış ağır bir saldırı olduğunu vurguladı.
YETKİLİLERDEN ADALET İSTİYORUZ
"Otizmli bireylerin toplum tarafından korunması gerektiğini belirten Elif Kahraman, “Buna rağmen hala böylesine akıl dışı ve vicdansızca olayların yaşanıyor olması hepimizin vicdanını kanatmaktadır. Şiddetin hiçbir bahanesi, hiçbir meşru zemini yoktur. Bakım evlerinde şiddet gören, hatta yaşamını kaybeden çocuklarımız adalet beklemektedir. Uğur’un davası sürmektedir. İsmail yemek yiyememektedir. Onların yaşadıkları acıların faili olan kişilerin bir kısmı dışarıda gezmekte, bazı dosyalar “delil yetersizliği” gerekçeleriyle kapatılmaktadır" dedi.
ONLARI KORUYACAK OLAN SİSTEMDİR
"Otizmli çocuklarımızın okul müdürleri tarafından şiddete uğradığı görüntüler hafızalarımızdadır. Gördüklerimiz yalnızca kameraya yansıyanlardır. Kamera olmayan sınıflarda neler yaşandığını ise bilmiyoruz. Özel eğitim sınıflarına kamera sistemi zorunlu hale getirilmelidir. Çünkü bizim çocuklarımız kendilerine yapılanları anlatamıyorlar. Onları koruyacak olan sistemdir; güçlü, şeffaf ve denetlenebilir bir sistem. Bugün İzmit’te ortaya çıkan bu vahşi şiddet, başka şehirlerde de yaşanmakta, hatta bazıları çocuklarımızı hayattan koparacak kadar ileri gidebilmektedir. Buna “dur” demek hepimizin sorumluluğudur."
CEZALANDIRILMALARINI İSTİYORUZ
"Bu vahşi saldırıyı en sert şekilde kınıyoruz. Sorumluların gecikmeksizin yargı önünde hesap vermesini talep ediyoruz. Tüm özel gereksinimli bireyler için caydırıcı cezaların uygulanmasını istiyoruz. Çocuklarımızın insan haklarına uygun yaşam koşullarına ve eğitim hakkına erişebilmesi için tüm gücümüzle mücadele etmeye devam edeceğimizi kamuoyuna duyuruyoruz. Her çocuğun güvenli bir yaşam hakkı vardır. Her özel gereksinimli bireyin korunma hakkı vardır.”
ODUNLUĞA DEĞİL BOŞLUĞA GİRDİ
"Derneğin avukatı Tuba Özbay ise Ertuğrul’u darp eden kişinin, Ertuğrul’un savunmasız olduğunu anladığı an şiddet uyguladığını belirterek şu ifadeleri kullandı: Özbay, “Odunluğuna girdiğini söylediği yer iki yapının arasındaki boşluk. Buranın mülkiyeti konusunda Tapu Sicil Müdürlüğü ve Cumhuriyet Başsavcılığı arasında yazışmalar devam ediyor. Sadece insanlar yapabildiklerini kanıtlamak için şiddet uygularlar, cinayet işlerler. Yıllardır engelli haklarının savunmasını için amasız ve fakatsız bir çaba gösterilmesini istiyoruz. Hala engelli hakları insan haklarıdır anlayışını yerleştiremedik."
SERBEST KALMASI HUKUKA AYKIRIDIR
"Suçun mahiyeti değişmesi kuvvet ve muhtemeldir. Sadece kişinin savunmasının alınıp salınması usul ve yasala aykırıdır. Daha etkin bir soruşturma yapılmalı. Hali hazırda atanmış bir savcı olmadığı için müracaat savcılığı ile görüştük. Fail, Ertugrul’a karşı kendisini bedenen ve ruhen savunamayacak kişiye karşı silahla yaralama eylemini yapmıştır. Yargılamasının tutuklu yapılması ve en az mevcutlu getirilip tekrar ifadesinin alınması için tüm çalışmaları yapıyoruz” ifadelerini kullandı.