İzmit Alemdar Caddesi’nde bulunan Maydonoz Döner şubesinin dün kapatılmasının ardından işletme sahibi Şemsettin Kutlu Çakır, gazetemize açıklamalarda bulundu. Çakır, kapanma kararının soruşturmalarla değil, tamamen ticari sebeplerle alındığını ifade etti. Çakır, daha önce aynı noktada Ekrem Coşkun Döner ile başladıklarını ve isim hakkı alarak işletmeyi yürüttüklerini söyledi. “O dönemde popüler olduğu için sonra Maydonoz Döner’e geçtik. Yine onu da isim hakkını kullanarak çalıştık.” dedi.
Şubenin kayyum atanması sonrası yapılan görüşmelerde şartların iyileşeceğinin söylendiğini belirten Çakır, “Ancak geçmişteki sistemler aynı devam etti ve sürekli olarak zarar ettim. 10 ay dayanabildik. Sistem değişmeyince kapatmak zorunda kaldık.” ifadelerini kullandı.
Çakır, bu süreçte aylık minimum 250 bin lira zarar ettiğini aktararak işletmenin kapanmasını ekonomik zorunluluk olarak değerlendirdi.
“Şu anda bekleme modundayız yeni isim konusunda netlik yok”
Kapanmanın ardından yeni bir marka ile devam etme ihtimalinin değerlendirildiğini ancak henüz netleşmediğini belirten Çakır, “Şu anda bekleme moduna geçtik. Yeni isim konusunda netlik olmadığı için en azından sadece kira ödemek daha mantıklı geldi.” dedi.
“FETÖ ile hiçbir bağlantım yok soruşturmada bu zaten anlaşıldı”
Maydonoz Döner zincirine yönelik FETÖ bağlantılı mali soruşturmanın kamuoyunda yaratığı algıya da değinen Çakır, tepkilerle karşılaştıklarını ifade etti. “İşleri hem kayyum etkiledi hem de FETÖ kaynaklı tespitler dolayısıyla tepkiler vardı.” diyen Çakır, kendisiyle ilgili yürütülen bir soruşturma olmadığını ve ifadeye çağrıldığı süreçte durumun netleştiğini söyledi.
Çakır, “Ben burada İYİ Parti İl Başkan Yardımcısıyım, FETÖ ile asla bir bağlantım yoktur. Bu yapılara karşı mücadele eden bir düşünceye sahibiz. Benim bu konuyla ilgili hiçbir alakam olmadığı zaten anlaşıldı.” ifadelerini kullanarak hakkındaki iddiaları reddetti.
“Tamamen ticari şanssızlık yaşamamız sonucu”
Kapanma kararının arkasında soruşturmaların değil ekonomik kayıpların olduğunu yineleyen Çakır, “Dediğim gibi tamamen ticaretteki şanssızlığımız dolayısıyla böyle bir şey yaşadık.” diyerek sürecin ticari bir zorunluluktan kaynaklandığını vurguladı.
