1989 yılı yerel seçimleri sonrası başladı CHP’nin iktidar yoluna mayın döşenmeye.
Sayın Erdal İnönü'nün genel başkanlığını yaptığı SHP, seçimlerden küçümsenmeyecek bir başarıyla çıktı.
SHP Kürt sorununun çözümüne yönelik çalışmalarının yanı sıra eğitimden, sağlığa, iç politikadan, dış polikaya önemli politikalar geliştirilmeye başlamıştı ki emperyalist güçler ve yerli iş birlikçileri bu durumdan fazlasıyla rahatsız oldular. SHP ve genel başkanı sayın Erdal İnönü emperyalist güçler için tehdit olmaya başlamıştı. SHP ve genel başkanı sayın Erdal İnönü'yü siyasetin dışına itmeye karar verdiler. Siyasetin dışına itmenin en kolay yolu ise parti içine yerleştirdikleri uzaktan kumanda ettikleri mayınları patlatmaktı.
11 Eylül 1993’te SHP’nin 4. Olağan kurultayında bu mayınlar tek tek patlatılmaya başladı.
Belediye başkanlığı görevlerinden istifa eden Yüksel Çakmur ve Murat Karayalçın, Aydın Güven Gürkan ile genel başkanlık yarışı yaptılar. Yapılan bu genel başkanlık yarışını Batı kent konut yapı kooperatifi ile popülaritesi biraz fazla olan Murat Karayalçın kazandı. O dönemde Ankara ve İzmir büyük şehir belediyelerinde meclis çoğunluğu SHP’de olduğundan SHP beldiye yönetimlerini kaybetmemişti. Güzel ülkemde yeni bir siyasi süreç başlamış oldu böylelikle…
1994 yerel seçimlerine gelindiğinde Nurettin Sözen SHP’den aday gösterilmiyor yerine Zülfü Livaneli gösteriliyordu. CHP Ertuğrul Günay'ı, DSP ise Necmettin Özkan'ı aday gösteriyordu. Sonuç ise yüzde yirmi üç ile Tayyip Erdoğan seçimi kazandı.
Aynı durum Ankara da yaşanıyor. SHP Koray Göymen'i, CHP Adnan Dinçer'i, DSP Doğan Taşdelen'i aday gösteriyor. Sonuç ise Melih Gökçek kazanıyor. Güzel ülkemde yıllar sürecek bir zulümde böylece başlamış oldu. Yıllar yılları kovaladı zulüm artarak devam etti.
Siyasi iktidarın bu zulmü karşısında CHP’nin başarılı muhalefeti ülke genelinde belediyelerin büyük çoğunluğunu kazanmasıyla meyvesini verdi.
Seçilen belediye başkanları parti içine ihtiyaç duyulduğunda patlatılmak üzere yerleştirilen tahrib gücü düşük belediye başkanları hariç hepsi başarılı oldular.
Yerel yönetimleredeki bu başarı ve CHP kadrolarının bu başarıları partiyi uzun yıllar sonra iktidara gelmeye çok yaklaştırdı fakat emperyalist güçler ve yerli iş birlikçileri bu durum karşısında biraz panikledikten sonra hızla toparlanarak kendi varlıkları için tehtid olmaya başlayan CHP ve kadrolarını siyasetin dışına itmek için geçmişte başarıyla uyguladıkları CHP içine yerleştirdileri mayınları patlatmaya başladı.
İstanbul il başkanı sayın Özgür Çelik'i yargı eliyle görevden uzaklaştırarak yerine kayyım olarak tahrib gücü düşük bir mayın olan Gürsel Tekin'i atadı. CHP yönetimleri olağan üstü önlemler alarak bu tahrib gücü düşük mayını etkisiz hale getirdi. Şimdi sıra on 15 Eylül’de patlatılmak istenen büyük mayını etkisiz hale getirmekte.
CHP deleğe seçimlerini başarıyla, barış içinde tamamlamak üzere 15 Eylül’de patlatılmak istenen tahrib gücü yüksek mayın etkisiz hale getirildikten sonra CHP’nin yeni seçilen delegelerinin tarihi görevi örgütlerinin yönetimine seçecekleri kişileri büyük bir ciddiyet ve dikkatle seçmelerinde…
Parti içine yerleştirilmiş uzaktan kumandayla patlamaya hazır mayınları etkisiz hale getirerek partinin iktidar yolunu temizlemek parti delegelerinin işi artık…
