CHP'de genel ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından kazan fena kaynıyor. Seçim yenilgisi doğal olarak parti içindeki tartışmaları su üstüne çıkardı. Deyim yerindeyse, genel merkezde koltuğu olan konuşuyor.
Herkes, değişimin kaçınılmaz olduğunu vurguluyor. Bunun için de ekim ayındaki büyük kurultayı işaret ediyorlar.
Peki kurultayda nasıl bir tablo bizi bekliyor? Bence, kocaman bir hiç.
Genel başkanlığı aday olması beklenen Örsan Öymen'i bir kenara bırakırsak, mevcut Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve Grup Başkan vekilir Özgür Özel, koltuk için mücadele edecek.
Kılıçdaroğlu'nu anlatmaya gerek yok. Dürüst bir isimdi. Bence Cumhurbaşkanlığı için de doğru bir adaydı. Ancak kendini anlatamadı. Bizim de buradan kendisini anlatmamıza gerek yok.
***
Gelelim Özgür Özel’e. Genel başkan adaylığını bugün açıklayan Özel’e.
Öncesinde kendisinin siyasi geçmişine baktım.
Biraz hareketli bir tip. O yönünü biliyoruz zaten.
Değişim vaadiyle çıktı yola ama bakıyorum da zaten 5 dönemdir milletvekili. Her zaman da Kılıçdaroğlu’nun A takımında yer almış.
Yani, CHP’nin başarısızlığında O’nun da payı var.
Şimdi de çıkmış, “Değişim de değişim” diyerek, adaylığını açıklıyor.
Hadi oradan demezler mi adama.
Neyi değiştireceksiniz? Ya da siz ne kadar değişim yanlısısınız?
***
Eğer CHP’de gerçekten bir değişim olacaksa… Genel başkan adaylarının hiç yıpranmamış isimler olması gerekir. Mesela Örsan Öymen öyle biri. En azından şu anki tabloda sorumluluğu yok.
Ama Özgür Özel öyle mi? Her başarısızlık döneminde var.
O yüzden de genel başkan adayı olması…
Üstelik bunu “değişim” talebiyle yapması…
Hiç ama hiç inandırıcı değil.
Gereksiz de bir hamle.