Yine bir bayram sabahı daha yaklaşırken, yüreğimizde burukluk, gözlerimizde özlem var.
Bu coğrafyada ne bayramlar tam bayram gibi yaşandı, ne de çocuklar şeker tadında günler gördü.
Oysa bayram, barıştır. Bayram, halkların kardeşliğidir. Ve bayram, insanın insana kıymetini hatırladığı gündür.
Ama hangi insana?
Kadınların öldürüldüğü, çocukların yatağa aç girdiği, doğanın talan edildiği bir düzende hangi insanlıktan bahsedebiliriz?
Aslında bayram sadece bir takvim günü değil, bir idealin adıdır. Özgürlüğün, eşitliğin, kardeşliğin bayramıdır.
Bir halkın başka bir halka düşman edilmediği, sınıfların olmadığı, emeğin kutsal olduğu bir düzenin adıdır bayram.
Bu bayramda bir kez daha yüksek sesle söylüyoruz: Kadınların öldürülmediği, çocukların sömürülmediği, emekçilerin alın terinin karşılığını aldığı bir dünya istiyoruz.
Hayvanların canının mal gibi alınıp satılmadığı, toprağın para için değil, yaşam için sürdürüldüğü bir düzen istiyoruz.
Kurban Bayramı vesilesiyle diyoruz ki: Birbirimizin kurbanı olmayalım artık.
Sınıfların, savaşların, tahakkümün olmadığı bir dünyada, gerçekten insanca yaşayabileceğimiz günlerin bayramını kuralım birlikte.
Barışın, adaletin ve eşitliğin bayramı kutlu olsun.