15 Temmuz Darbe Girişimi Bir Senaryo mu, Yoksa Gerçek Bir İhanet mi?
1. “Senaryo” Olduğunu Savunanlar Ne Diyor?
Bazı muhalif çevreler ve yorumcular, 15 Temmuz’un tamamen ya da kısmen “kontrollü bir darbe” olduğu görüşünü savunuyor. Bu bakış açısına göre:
• Hükümetin darbe girişiminden önceden haberi vardı, ama müdahale etmedi.
• Bu kalkışma, hükümete olağanüstü yetkiler kazandırmak, muhalefeti bastırmak ve anayasal düzeni değiştirmek için kullanıldı.
• Sonuç: Başkanlık sistemine geçiş, binlerce kişinin kamudan ihraç edilmesi ve muhalif seslerin susturulması.
Bazı isimler bunu bir “kontrollü darbe” olarak niteliyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da, “Bu bir kontrollü darbedir” diyerek bu görüşe destek veren açıklamalarda bulunmuştu.
Ama bu görüşü savunanlar bugüne kadar somut belge ya da tanıklıklarla bu iddiayı destekleyen net kanıtlar sunamamıştır. Çoğu iddia spekülatif düzeyde kalmaktadır.
2. “Gerçek Darbe Girişimi” Olduğunu Savunanlar Ne Diyor?
Resmî açıklamalara, Meclis Darbe Araştırma Komisyonu raporuna ve yargı kararlarına göre:
• 15 Temmuz, FETÖ tarafından planlanan ve uygulanan gerçek bir darbe girişimidir.
• TSK içindeki FETÖ mensubu askerler, hiyerarşi dışı şekilde darbe teşebbüsüne girişti.
• Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uçağı takip edildi, TBMM bombalandı, halk üzerine ateş açıldı.
• 251 kişi hayatını kaybetti, binlerce kişi yaralandı.
• Darbe girişimi başarısız olunca, örgüt üyeleri itiraflarda bulundu, ByLock, Eagle gibi gizli iletişim sistemleri çözüldü ve binlerce FETÖ bağlantısı delillendi.
Ayrıca ABD ve AB’deki birçok güvenlik ve istihbarat kurumu da darbenin arkasında FETÖ’nün olduğunu kabul etti.
3. Gerçek Darbe + Siyasi Kullanım = Karma Gerçeklik mi?
Bazı akademisyenler ve gazeteciler, bu iki kutbun dışında bir görüş sunar:
• Evet, darbe gerçekti ve FETÖ tarafından yapıldı.
• Ancak, iktidar bu “gerçek felaketi” kendi siyasi hedefleri için bir fırsata çevirdi.
• OHAL ilanı,
• KHK’larla geniş tasfiyeler,
• Medya üzerindeki kontrolün artması,
• 2017 referandumuyla başkanlık sistemine geçilmesi, bu süreçte ortaya çıkan gelişmelerdir.
Bu görüşe göre darbe bir senaryo değil, gerçek bir kalkışmaydı; ama darbe sonrası süreç, demokratik dengeyi bozan politikalarla yönetildi.
SONUÇ: 15 TEMMUZ SENARYO DEĞİL, GERÇEK BİR DARBE GİRİŞİMİYDİ.
Ama şu da doğrudur: Darbe sonrası iktidar, bu olayı kendi siyasi ajandası için güçlü biçimde kullandı. Bu durum, bazı kesimlerin “senaryo” demesine yol açtı ama bu, darbenin kendisinin kurgu olduğu anlamına gelmez.
251 kişinin öldüğü, Meclis’in bombalandığı, Genelkurmay Başkanı’nın rehin alındığı bir olay, senaryo değil; kanlı ve planlı bir darbe girişimidir.
Fakat acı olan şudur ki, darbeyi yapmak isteyen kişiler ve kurumların, zamanında Devlet eli ile kurulmuş, Türkiye’nin her bir yerinde eğitim merkezlerinin olması, ve Stadlarda “Türkçe Olimpiyatları” adı altında Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlarının duygularının sömürülmüş olmasıdır.
Özet olarak; Türkiye’de yaşanan her siyasi olay gibi 15 Temmuzda da olan Yurttaşlara oldu.
Ve Maalesef Filler Tepişirken, Çimenler yine ezildi.